SÜLEYMAN SEBA BEŞİKTAŞ'I

1 Nisan 1984 yılında Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanlığı’na seçilen Süleyman Seba, 15 yıl aradan sonra gelen 1982 şampiyonluğunun ardından zirvenin uzağında ve ekonomik olarak zor durumda bulunan Beşiktaş, 50 puan ve averajla Fenerbahçe'nin gerisinde kaldı. 1985-1986 yılında namağlup Galatasaray’ı averaj ile geçerek şampiyonluğa ulaşmış ve Seba, dönemin ilk şampiyonluğunu elde etmiştir. 1987'de Apoel'in çekilmesi sonucu Şampiyon Kulüpler Kupası'nda çeyrek finalde Dinamo Kiev'e toplam 7-0 kaybetmiştir. 1987'de Galatasaray’ın ardından ikinci olan Beşiktaş, Metin, Ali ve Feyyaz üçlüsüne 1985-1986 sezonunda kavuşmuştur.

1987-1988'de üç puanlı sisteme geçilen Türk futbolunda 38 maçta 78 puan toplayan Beşiktaş, 90 puanlı Galatasaray'ın gerisinde kalırken 1988-1989 sezonunda da hâlâ rekoru kırılamamış olan 103 gollü 93 puanlı Fenerbahçe'nin 10 puan gerisinde kalarak üst üstü üç sezon lig ikinciliği almıştır. Bu ikinciliğin ikisi İngiliz Teknik Adam Gordon Milne yönetiminde gelmişti. Seba, istikrar diyerek günümüzde pek görmediğimiz bir durumla, iki sene şampiyon olamayan teknik direktörü Gordon Milne'yi ciddi puanlar topladığı için takımın başında tutmuştur. Beşiktaş hakimiyeti ligde perçinleşmiştir. 1989-1990 sezonuna damga vuran 10-0’lık Adana Demirspor galibiyetiyle başlayan hegemonya, 1990-1991 sezonunda ve 1991-1992'de de namağlup şampiyonlukla sezonuyla perçinleşmiştir. Üst üste üç kez şampiyonluk yaşamayı başarmıştır. 1992-1993 sezonunun ilk yarısına Kocaelispor damga vurmuş ve ilk defa Kocaelispor'un liderliğinin ardından Feldkamp yönetimindeki Galatasaray'a karşı averaj ile geçilmiştir. Şike iddialarına Süleyman Seba "Beşiktaş şerefli ikinciliklerin takımıdır." diyerek yanıt vermiştir.

1992-1993 sezonunun bir diğer anekdotu ise Şampiyonlar Ligi ön elemesinin ilk maçında Göteborg'a  2-0 kaybetmiştir. Maçın rövanşını 2-1 kazanmasına rağmen Şampiyonlar Ligi ön elemesine katılan ilk Türk takımı olmuştur lakin kaybetmiştir. 1993-1994'te Beşiktaş, Seba döneminde ilk kez Süper Lig'in ilk iki sırasında yer alamamıştır. Türk Futbolunda Süper Lig'de aralıksız en uzun süre tek takımda teknik adamlık yapan Gordon Milne ile devre arasında yollar ayrılmıştır.

1994-1995'te Fenerbahçe'ye Feyyaz Uçar olaylı bir şekilde transfer olmuştur. Metin, Ali ve Feyyaz üçlüsünün dağılmasıyla 1985-1994 arasındaki durumu toparlayan Beşiktaş, ileride Fenerbahçe ile özdeşleşecek olan Trabzonspor'un üç puan önünde Christoph Daum yönetiminde şampiyonluğa ulaşmış ve bu şampiyonluk Seba döneminin son lig şampiyonluğu olarak tarihe geçmiştir. 1995-1996'da Rosenborg'a 3-0 mağlup olan Beşiktaş, 3-1 galip gelmesine rağmen yine Şampiyonlar Ligi ön elemesini geçememiştir. 1995-1996'da Fenerbahçe ve Trabzonspor'un olağanüstü şampiyonluk yarışının olduğu sezonu 69 puan ile üçüncü sırada bitirmiştir.

Seba döneminin tek Türk teknik adamı ise Beşiktaş efsanesi Kaleci Rasim Kara'dır. 1996-1997 sezonu başlamadan önce EURO 1996'ya katılan Türk takımının Fatih Terim'in yardımcılığını yapan Beşiktaş Efsanesi Rasim Kara, takımın yeni teknik direktörü olmuştur. Rasim Kara yönetimindeki Beşiktaş, Türkiye Kupası'nda Çeyrek Final oynarken UEFA Kupası'nda da son 16’yı görmüştür. Ligde 88 gol atmasına rağmen Galatasaray'a şampiyonluğu kaptırmıştır.

1997-1998 sezonunda ise Beşiktaş için akılda kalan en etkili anekdotlardan birisi kazanılan Türkiye Kupası’dır. Bunun yanı sıra Şampiyonlar Ligi ön elemelerine katılmıştır. Şampiyonlar Ligi ön elemesine katılma başarısı gösteren Beşiktaş, çok ciddi bir başarı elde etmiş ve bunu herkese duyurmuştur. 1997-1998 sezonunda Maribor'u 0-0 ve 3-1 sonuçla geçen Kara Kartal Şampiyonlar Ligi'ne lig ikincisi olarak katılmıştır ve ilk defa 1997-1998 sezonunda ilk kez iki Türk takımı Şampiyonlar Ligi arenasında yer almıştır. O sezondan günümüze kadar hep iki takım Şampiyonlar Ligi ön elemesine gitmiştir. Ya da biri gruplardan, biri ön elemeden girmiştir. 

John Toshack yönetimindeki Beşiktaş ilerlemesini sürdürerek ligde altıncı sırada yer alırken 48 puan toplamış ve Seba döneminin en kötü sezonunu geçirmiştir. 1998-1999 sezonunda toparlanan Beşiktaş, Teknik Direktör John Toshack yönetiminin ardından 27 Şubat 1999'a kadar Fuat Yaman yönetiminde başlamıştır. Bu yönetimle iki final oynamıştır. Türkiye Kupası’nda ikinci olurken Süper Lig'de de ikincilik elde etmiştir. 77 puan alarak şampiyonluğu 1 puan ile kaçırmıştır. Şampiyonlar Ligi ön elemesinde başarılı olamayan Beşiktaş UEFA Kupası’na da katılamamıştır. Beşiktaş, 1998-1999 sezonunu bu şekilde geçirirken 1999-2000 sezonundaysa Galatasaray'ın peşi sıra hareket ederek Feldkamp yönetiminde sezona giriş yapmıştır. Şampiyonlar Ligi’ne ise 2. ön eleme turunda veda etmiştir. Beşiktaş ligi 75 puanla ikinci sırada tamamlarken bu sezon ise Süleyman Seba'nın son sezonudur. Süleyman Seba yönetimindeki Beşiktaş, ikinci ön eleme turunda Hapoel Hafia'ya kendi evinde 1-1, deplasmanda ise  0-0 berabere kalarak deplasman golü avantajından dolayı elenmiştir. Süleyman Seba döneminde Beşiktaş çok ilerlemiş ve çok gelişmiştir.

Seba 1995'te en son şampiyon takımın başındaydı ve devlet geleneğinden geliyordu. Eski futbolcuydu. Artık futbol endüstriyelleşmişti. Futbola başka eller bulaşmıştı. Bu sebepten Süleyman Seba dönemi sona ermeye başladı. Beşiktaş'ta Rasim Kara'nın gidişiyle başlayan süreç taraftar protestolarıyla bitti ve Seba yürekli sözleriyle, kendine yakışır şekilde veda etmiştir.